GNU/Linux'u hiç düşündünüz mü?
Microsoft Windows'ta belli bir yere  geldiyseniz, GNU/Linux'un UNIX'ten aldığı gücü görmek isteyebilir,  kararlılığına hayran kalabilirsiniz. Bu yazımızda GNU/Linux sisteminin  avantajları ve dezavantajları ile ilgili bilgi vereceğiz.
GNU/Linux'ta virüs bulunma ihtimali son derece düşüktür
GNU/Linux sisteminin avantajları ile  başlayalım. En büyük avantajlarından biri, GNU/Linux sisteminde  virüsler, trojanlar ve benzeri zararlı içeriğin barınamamasıdır. Bunun  sebebi, sistem güvenliğinin üst seviyede olması ve izin verilmeyen  hiçbir şeyin çalıştırılamamasıdır. EXE uzantılı dosyalar bazı  dönüştürücüler kullanılarak GNU/Linux'ta çalıştırılabilir, ama bu EXE  dosyası bir virüs olsa dahi yayılması mümkün değildir. Microsoft  Windows'ta sistem klasörleri denen son derece nazik bir alandan birkaç  güvenlik adımını (düşük seviyede) geçerek dosya silmek ve bir dahaki  açılışta garipliklerle karşılaşmak çok olasıdır. Ama aynı olayın  GNU/Linux'ta tekrarlanması mümkün değildir. GNU/Linux, sistem  dosyalarını koruma açısından Microsoft Windows'tan çok daha üstündür.
GNU/Linux sistemleri Microsoft Windows sistemlerine göre çok daha kararlıdır
Kararlılık, uzun süre sistemin yeniden  başlatılmasına gerek duyulmayacak şekilde işlemeye devam etmek olarak  nitelendirilebilir. Bu anlamda, GNU/Linux'un çok daha kararlı olduğunu  söyleyebiliriz. GNU/Linux'ta yeniden başlatmayı gerektirecek tek şey  çekirdek (kernel) güncellenmesidir, bunun dışında yeniden başlatmayı  gerektirecek başka bir duruma ben 3 yıllık GNU/Linux maceramda rastlamış  değilim. Oysa Microsoft Windows kullanıyorsanız, bir USB bellek bile  taktığınızda sistemin yeniden başlatılması gerektiğine dair bir uyarı  alırsınız. Yeniden başlatma gereksinimi bununla da sınırlı değildir.  Sisteme bir cihaz tanıtıyorsanız, sistemin yeniden başlatılması  gerekebilir. Microsoft Windows bu anlamda oldukça “ünlü” bir sistemdir.
Microsoft Windows'un güvenlik açıklarını tespit edip düzeltmesi en az 1 ay alıyor
GNU/Linux açık kaynak kodlu bir sistemi  işaret ettiği için, kod ile ilgilenen insan sayısı Microsoft firmasının  çalıştırdığı insan sayısının birkaç katını geçer. Dolayısıyla sistem  açıkları Microsoft Windows'a oranla daha kısa sürede çözüme  kavuşturulur. Korsanların sistemlerde gezmesine imkân veren güvenlik  açıkları, bu sebeplerden ötürü Microsoft Windows'ta daha zararlı  sonuçlara fırsat verir.
İşletim sisteminiz para ile mi satılıyor?
GNU/Linux işletim sistemi para ile  satılmaz, küçük güncelleştirmeler dışında, büyük güncelleştirmeler  (sistemi yeniden başlatmanız, 1-1,5 GB boyutunda dosyalar indirmeniz  gereken türde güncelleştirmeler) için de ücret talep edilmez. Oysa  Microsoft Windows'un her bir sürümü için en az 100 Amerikan doları  tutarında ücret talep edilir. Sistemde güvenlik açıkları ileri  seviyelerde olduğu zaman, donanım ihtiyaçları yeni bir büyük  güncellemeyi gerektirdiği zaman (oysa aynı sistemlerle GNU/Linux  sürümlerini hâlâ kullanabilecek durumdasınız, ayrıntıyı aşağıda  vereceğiz) Microsoft Windows yeni bir büyük sürümü piyasaya sunmakta ve  Basic, Home, Professional gibi çeşitli özellikleri eklenip çıkarılmış  sürümleri bu sıraya göre giderek artan fiyatlarda kullanıcıya  satmaktadır. Eğer, kesinlikle tavsiye etmemekle beraber, işletim  sisteminizi (ve alışkanlık durumunuza göre daha pek çok şeyi) “korsan”  olarak tabir ettiğimiz, ücretini ödemeden, yasal olmadan elde etmeyi  tercih ediyorsanız, artık bir başka sorununuz var demektir.
İşletim sisteminiz “özgür” mü?
Microsoft Windows'un kodları kapalıdır.  Açık kaynak kod olarak tabir ettiğimiz yapıya sahip değildir. Açık  kaynak kod ne demektir? Açık kaynak kodlarda, kodları incelemeniz,  değişiklik yapmanız, bu değişiklik ile yeni bir sürüm meydana getirmeniz  ve bunu tamamen ücretsiz ve kamu lisansına uyulması kaydı ile piyasaya  sürmeniz mümkündür. GNU/Linux'un mimarı Linus Torvalds'ın ortaya koyduğu  çekirdek (kernel) yapısının üzerine her geliştirici grubu farklı bir  sistemle ve açık kaynak kod usüllerine uygun olarak farklı bir yapı  koymuş ve ortaya birbirinden farklı özelliklere (temel aynı olmakla  beraber ulaşma biçimleri farklıdır) sahip yüzlerce “GNU/Linux dağıtımı”  olarak tabir ettiğimiz programlara ulaşmıştır. Microsoft Windows  programının bugün 100 Amerikan doları iken yarın 300 Amerikan doları  olmayacağını kim garanti edebilir? Aynı şekilde, Microsoft Office  yazılım paketinin 150-200 Amerikan doları iken 500 Amerikan doları  olmayacağını kim garanti edebilir? Fiyatta çok büyük, karşılanamayacak  bir durum olduğu zaman GNU/Linux sistemi devreye girebilir. Özgür  yazılımın bir başka boyutu da, sistemde bir hata (“bug” olarak tabir  edilir) bulduğunuz zaman bunu geliştiricilere ulaştırmak son derece  basittir. Oysa Microsoft Windows için bu bildirme süreci o kadar kolay  değildir ve her zaman başarıya ulaşacağı garantisi de yoktur. Microsoft  firmasındaki sorun çözme birimi (eğer varsa) o kadar disiplinli değil  veya sadece bir kişi var, işlere yetişemiyor diye düşünüyorum.
İşletim sistemini kurduktan sonra işiniz bitiyor mu?
Microsoft Windows'un herhangi bir  sürümünü alıp kurduğunuzu düşünelim. Kurma işlemi yaklaşık 20-25  dakikada tamamlanmaktadır. Bu aşamadan sonra sisteminize bir ofis  programı, bir virüs koruma programı, bir trojan koruyucu program, bir  mesajlaşma yazılımı, web tarayıcı, film ve müzik oynatma programları,  pdf türü dosya okuyan bir program, arşiv yöneticileri, ve arzunuza göre  diğer programları kurmanız gerekecektir. Böylece bütün kurulum işlemleri  2 saat civarında sürecektir. Peki, GNU/Linux'ta durum nedir? Bu  söylenen programların %80'i, hattâ daha fazlası, GNU/Linux sürümünü  kurduğunuz andan itibaren kullanılmaya hazırdır. Kurma süresi 20-25  dakika civarındadır, ama Microsoft Windows'taki 2 saat ile  karşılaştırıldığı zaman, “ilk anda tam anlamıyla kullanmaya hazır”  işletim sistemi kavramı düşünüldüğünde GNU/Linux daha başarılıdır.  Elbette, hâlâ ihtiyacınız olacak bazı paketlerin kurulmamış olduğunu  görebilirsiniz, GNU/Linux sürümleri “ortalama” kullanıcıya yönelik  olarak ve en hızlı ve etkili kurulum sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.  Bu dengenin mümkün olduğunca kullanıcı lehine tutulması  hedeflenmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder